Sivas'ta yaşayan Sümeyra Yıldırım, eşi Hüseyin Yıldırım'ın yanında başladığı motor tamirciliğinde kısa sürede ustalık seviyesine ulaştı. Motorları baştan sona kendi başına toplayabilecek duruma gelen Sümeyra Yıldırım, güç gerektiren işlerde ise eşinden destek alıyor.
Eşi Hüseyin Yıldırım’ın iş yerine gidip geldikçe motorlara ilgi duymaya başlayan Sümeyra Yıldırım, önce ufak tefek tamiratlarla mesleğe adım attı. Zamanla işin inceliklerini öğrenen Yıldırım, eşinin eleman sıkıntısı yaşadığını görünce işi daha ciddi şekilde öğrenmeye karar verdi.
Kısa sürede ustalık seviyesine ulaşan Sümeyra Yıldırım, artık motorları baştan sona tek başına toplayabiliyor. Güç gerektiren işlerde ise eşinden destek alan Yıldırım, bugün eşiyle aynı dükkânda uyum içinde çalışıyor.
Hem azmi hem de başarısıyla dikkat çeken Sümeyra Yıldırım, motor tamirciliği gibi bir alanda kadınların da başarılı olabileceğini gösteriyor.
"İLK ÇIRAK OLARAK GETİR GÖTÜR YAPTIM"
Eşinin eleman sıkıntı çektiğini ve daha sonra kendisinin eşi ile beraber çalıştığını belirten Sümeyra Yıldırım, "Benim bu sektöre hevesim vardı. Eşimin yanına gidip gelerek ondan bir şeyler öğrenmeye başladım. Bu nasıl olur nasıl yapılır diye sorular sormaya başladım. İlk olarak çırak olarak getir götür yaptım. Daha sonrasında eşim eleman sıkıntısı yaşıyordu. Günümüzde de bu büyük bir problem. Beni eğiteceğini söyledi ve yavaş yavaş işe başladık. Bir şeyler daha üstüne koyarak bugünlere geldik. Bu sektörün yeniliğe ihtiyacı olduğu için kendimizi sürekli yenileyip eğitiyoruz. Güç gerektiren durumlarda eşimle beraber yapmak zorunda kalıyorum ama onun dışında motorları baştan aşağı dağıtıp tekrar toplayabiliyorum. Eşim de bana yardımcı oluyor" ifadelerini kullandı.
"BİZİM İÇİN EV AYRI, İŞ AYRIDIR"
Eşinin olmadığı zamanlarda müşterilerle kendisinin ilgilendiğini söyleyen Sümeyra Yıldırım, "Eşim biraz dağınık ve kirli çalışıyor, onu ben düzeltiyorum. Bu sektör ağır bir iş olduğu için terleyebiliyoruz, yorulabiliyoruz. Gözüme yağ veya antifriz kaçtığında hemen eşim yardımcı oluyor. Aslında bir yandan güzel bir durum. Önce şaşırıyorlar ve tuhaf karşılıyorlar. Bir kadının sanayide ne işi var yapabilir mi gibi düşünceleri oluyor. Beni görünce de o algı yıkılıyor. İsteyen bir kadın bu işi yapabilir. Artık müşterilerimiz de bize alıştı, eşim olmadığı zaman ben ilgileniyorum. Eşimle aynı iş yerinde çalışmak güzel bir duygu. Bizim için ev ayrı, iş ayrıdır. İşteyken o benim ustamdır bana yardım eder. Yeri gelir ben ona ustalık yapar yardım ederim. Burada nasıl beraber hallediyorsak evde de birbirimize yardımcı oluyoruz" dedi.
"KADINLARIN MUAZZAM EL İŞÇİLİĞİ VAR"
Hüseyin Yıldırım ise eleman bulamadığı için eşi ile çalıştığını ifade ederek, "Ben mutluyum, çünkü sanayide eleman yetiştirmek çok zor. Artık her yerde insanlar kolay para derdine düşmüş durumda. Şu an 3 senelik elemanıma işi öğretemedim. Sinirlenmiştim ve o nedenle eşimle beraber çalışmaya karar verdik. Gel dedim onun yapamadıklarını sen yaparsın. Randevulu çalışıyoruz ve işlerimizi ona göre yoluna koyuyoruz. Baktığımızda kadınların muazzam bir şekilde el işçiliği var. Yani yeri geliyor bizim elimizin ayağımızın girmediği yerler oluyor. Kadınlarda şöyle bir şey var en ince ayrıntısına kadar temiz ve pürüzsüz oluyor" şeklinde konuştu.