Sakarya Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu, Türkiye'nin deprem riskiyle daha gerçekçi bir şekilde başa çıkabilmesi için stratejik planlamaların gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle 8.1 büyüklüğündeki bir depreme karşı hazırlıklı olunması gerektiğini ifade etti.
Sakarya Üniversitesi Bilim Kafe'nin düzenlediği Bilim Söyleşileri serisinin ilk oturumunda konuşan Prof. Dr. Utkucu, "Türkiye’de Depremler ve Alınacak Önlemler" başlıklı sunumunda, depremlerin yapısı, fay hatlarının hareketleri, tsunami riski ve geçmişteki büyük depremlerle ilgili önemli bilgiler paylaştı.
“BÜYÜKLÜK DEĞİL, ENERJİ HESAPLANMALI”
Prof. Dr. Utkucu, depremlerin kesin olarak tahmin edilmesinin mümkün olmadığını belirtse de, fay hatlarının sismik periyotları izlendiğinde bazı öngörülerin yapılabileceğini söyledi. Özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda büyük bir enerji birikimi olduğunu vurgulayan Utkucu, İstanbul çevresinde 7 ve üzeri büyüklükte bir depremin her an yaşanabileceğini uyardı. 6 büyüklüğündeki depremlerin, beklenen büyük depremlerle kıyaslanamayacak kadar düşük enerjili olduğunu belirtti. 6.2 ile 7.2 büyüklüğündeki depremler arasında yaklaşık 30 katlık bir enerji farkı bulunduğunu söyledi.
“SİSMİK BOŞLUKLARIN BİLİNİYOR, TEDBİRLİ OLUNMALI”
Utkucu, Türkiye’de daha önce tespit edilen üç büyük sismik boşluktan birinin Hatay’da gerçekleştiğini hatırlatarak, diğer iki büyük boşluğun, yani Erzincan Yedisu ve İstanbul bölgelerindeki risklerin devam ettiğini ifade etti. İstanbul'da olası bir depremin fayın hangi yönde kırılacağına bağlı olarak farklı bölgelerde farklı şiddette etkiler yaratacağını söyledi. Fay Tekirdağ yönünde doğuya kayarsa Sakarya'nın, Adalar yönünde batıya kayarsa batı illerinin büyük zarar görebileceğini belirtti. Ayrıca, çift yönlü kırılma durumunda her iki bölgenin eşit derecede etkileneceğini söyledi.
“TOPLUMUN HER KESİMİ HAZIRLIKLI OLMALI”
Prof. Dr. Utkucu, Türkiye'nin aktif bir deprem kuşağında yer aldığını ve bu nedenle toplumun her kesiminin bu gerçekle yüzleşip hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. Deprem riskine karşı stratejik altyapıların, afet planlarının ve yerleşim politikalarının, olası büyük depremler için yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.